Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kabul ettiği Aykut ve Boz aileleri, terörün artık sona ermesini istiyor.

Ankara

Hakkari'nin Yüksekova ilçesine bağlı İkiyaka köyünde 36 yıl önce PKK'lı teröristlerce katledilen Aykut ve Boz ailelerinin yakınları AA muhabirine, terörün sona erdirilmesi için devletin yanında olduklarını ve bu konudaki çalışmaları desteklediklerini söyledi.

Ailesinden 16 kişiyi teröre kurban veren Halil Aykut, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendileriyle görüşmesinden duyduklarını memnuniyeti dile getirerek, "Devletimizden Allah razı olsun. Sayın Cumhurbaşkanımız, bizi davet etti. Cumhurbaşkanımıza da anlattık. Cumhurbaşkanımızdan, Bakanımızdan, Valimizden, Komutanımızdan hepsinden çok memnunuz. Allah hepsinden razı olsun." dedi.

Terörün bir an önce sona ermesini istediklerini belirten Aykut, "Tek isteğimiz, devletimiz bu şehitleri ve ailelerini unutmasın. Terör bitsin. Kundakta bebek öldürüldü. Nöbette askerimiz, polisimiz şehit edildi. 'Analar ağlamasın' diyorlar ama maalesef bizde ana da bırakmadılar. Onları Allah'a havale ediyorum. Lanet ediyoruz. Her yerde söylüyorum. Kandil'e de gitsem yine söylerim. Terör bitsin." diye konuştu.

"Terörü istemiyoruz"

Aykut, terörün sona erdirilmesi için yürütülen çalışmaları da takdir ettiklerini belirterek, "Biz terörü istemiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Devlet Bahçeli ne diyorsa biz de onlara katılıyoruz. Terörü istemiyoruz. Kesinlikle terörü istemiyoruz." dedi.

Yaşadıkları acıları unutmadıklarını ve unutturmayacaklarını kaydeden Aykut, "24 Kasım 1989'da terör örgütü bizim köye baskın yaptı. 13 çocuk, 6 kadın, 10 erkek bir gecede hepsi şehit edildi. Evler, cenazelerle beraber ateşe verildi. Mahalleye gidip baktım. Hepsi yanıyor. İki ağabeyim, bir ben ve bir de ablam sağ kaldı. Hiç kimse kalmadı. 36 yıl geçti annemin, çocukların mezarını görmedim. Oraya gidip bir Fatiha okumak istiyoruz. Çok acı çektik." ifadelerini kullandı.

Teröristlerin saldırısında kucağındaki bebeğini kaybeden Besnaboz Aykut da teröristlerin bebekleri ve çocukları hiç acımadan öldürdüğünü anlatarak, "Silah seslerini duyunca dışarı çıktım. Nereye koşacağımı şaşırdım. Roketlerle, silahlarla evlere ateş açıyorlardı. Teröristler eve geldiğinde çoluk, çocuk, eşim, kayınvalidem kimseyi dinlemediler. Silahla bana vurdular. Kızımı aldım, un çuvalının arkasına saklandım. Kızımın ağzını kapatarak saklandık. Dışarı kaçtık sonra üzerime mermiler yağdırdılar. Kucağımdaki kızım ölmüş ben yaralanmışım. Herkes şehit edildi." ifadesini kullandı.

 

Kaynak:AA

Sosyal Medya Hesaplarımız

Abone Ol

Reklam

"Sed ut perspiciatis unde omnis iste natus error sit voluptatem accusantium doloremque laudantium, totam rem aperiam, eaque ipsa quae ab illo inventore veritatis et quasi architecto beatae vitae dicta sunt explicabo. Nemo enim ipsam voluptatem quia voluptas sit aspernatur aut odit aut fugit, sed quia consequuntur magni dolores eos qui ratione voluptatem sequi nesciunt. Neque porro quisquam est, qui dolorem ipsum quia dolor sit amet, consectetur, adipisci velit, sed quia non numquam eius modi tempora incidunt ut labore et dolore magnam aliquam quaerat voluptatem. Ut enim ad minima veniam, quis nostrum exercitationem ullam corporis suscipit laboriosam, nisi ut aliquid ex ea commodi consequatur? Quis autem vel eum iure reprehenderit qui in ea voluptate velit esse quam nihil molestiae consequatur, vel illum qui dolorem eum fugiat quo voluptas nulla pariatur?"